14 Şubat 2013 Perşembe

London Style Cupcake :)




Daha önce internetten tarifini alıp denediğim ve başarısızlıkla sonuçlanan bir cupcake operasyonundan sonra, dedim bu böyle olmaz! (bu konularda kendime güvenim her ne kadar az olsa da) Bir cupcake uydurdum. 

Ayıptır söylemesi çok güzel oldu :) Yiyenler teşekkür ve beğenilerini sundu. 

Tarifini vermeden önce açıklık getirmek istediğim bir nokta var. Bu kekin kendisi muffin kek ama üzerinde ki  krem şanti ve süslemeler cupcake havasında :)

Kek için:

       (12 adet kek)
·                                 250 gr. un (8 yemek kaşığı tepeleme un)
·                                 150 gr. toz şeker (1 su bardağı)
·                                 2 yumurta
·                                 3 çay kaşığı kabartma tozu
·                                 1 paket vanilya
·                                 100 ml. sıvı yağ (1 kahve fincanından birazcık fazla)
·                                 150 ml. yoğurt (1 su bardağı)
·                                 Kek kalıbı 
·                                 Kuru üzüm ve biraz portakal yada limon kabuğu

Üzeri için: 

·                                 Krem şanti
·                                 İsteğinize göre süs malzemeleri


YAPILIŞI:

  1. Bir kapta toz şeker, vanilya ve yumurtaları çırpıcı ile 5 dk. karıştırın.
  2. Üzerine yoğurt ve sıvıyağ ekleyip tekrar elde çırpıcı ile çırpın.
  3. Ayrı bir kapta un ve kabartma tozunu eleyin ve karıştırın.
  4. Bu aşamada sıvı karışımı unlu karışımla birleştireceğiz. Sıvı karışımı yavaş yavaş unlu karışıma tahta kaşıkla karıştırarak ilave edin. Sonrasında mikserle homojen bir karışım elde edene kadar  karıştırın. 
  5.  İçine yukarıdaki istediğiniz karışımdan yapabilirsiniz. Eğer çikolata parçacıklı isterseniz 100 gr. çikolata parçasını karışıma ilave edin. Ya da benim yağtığım gibi biraz kuru üzüm ve portakal kabuğu ekleyebilirsiniz.
  6. Her kek kağıdına 2 yemek kaşığından biraz az karışmdan koyun.
  7. Önceden ısıttığınız 180 derece fırında yaklaşık 20 dk. pişirin. Üzeri altın-kahve renginde olunca fırından alın.
  8. Fırından çıkarttıktan sonra 5 dk. soğuması için bekleyin.
  9. Soğuduktan sonra krem şanti ve dilediğiniz malzemelerle süsleyin.
Cupcake kalıplarım İngiltere bayrağı ve süslemelerimden kırmızı otobüs, telefon kulübesi ve posta kutusu olunca kekin adının "London Style Cupcake" olması da kaçınılmaz oluyor. 

Afiyet olsun :)

13 Şubat 2013 Çarşamba

Londra Turu - 3

Bir plan yapıp dünde Londra'nın merkezine gittim. Güzelce gidebileceğim yerleri internetten araştırım liste yaptım. Her zaman olduğu gibi "travel day card" yani 9 pound karşılığında günlük ulaşım kartı aldım. Bu kartla tren, metro, otobüs, tramway hepsini bir gün içerisinde ücretsiz kullanabiliyorsunuz. Welhasılı kelam yola çıktım. Trande farkettim ki listemi evde unutmuşum. Aklımda kalan iki yeri ziyaret etmeye karar verdim. Notting Hill ve Portobella Market. 








Rengarenk evler, antikacı dükkanları, şirin şirin hediyelik eşya satan mağazalar... Kısacası görsellik açısından çok zengin bir yer. Tabi bir o kadar da pahalı. 

Günün akşamında da ders çalışmakta olan eşimi kandırıp Oxford Street'e birşeyler içtik. O kütüphaneye ben eve döndüm. 

Eğer eşiniz hala öğrenciyse işiniz biraz zor. Onu hem işiyle hemde okuluyla paylaşmak zorundasınız. ;)

Güzel bir gündü vesselam!... 

9 Şubat 2013 Cumartesi

Londra Turu - 2

Geçtiğimiz günlerde Londra gezilerime bir yenisini daha ekledim :) İşe günlük seyahat kartı almakla başladım. İkinci olarak da ne zamandır arayıp ta bulamadığım Londra haritasını satın aldım. 





İlk durağım British Museum'du. Dünya'nın her yanından getirilen seçkin Eskiçağ yapıtları ve etnografya koleksiyonlarını kapsayan müze. En çok ilgimi çeken kısım Mısırlıların mumyaladıkları cesetler ve yunanlıların heykelleri. O kadar büyük ki bir süre gezdikten sonra sıkıldım eskiçağdan kalma tabak bıçak görmekten :) 





Daha Sonra Londra'da ki meşhur çarşılardan biri olan Covent Garden Market'e gittim. Bir nevi bizim kapalı çarşı gibi ama çok küçük. Oldukça pahalı bir yer. Bir mutfak önlüğü 20 pound :O  



Bir sonraki durak Piccadilly Circus. Oldukça kalabalık biryer. Turistler için hediyelik eşyalar satan dükkanlar falan var. Tabi Londra'nın diğer yerlerinde olduğu gibi burdada bizimde bildiğimiz dünyaca ünlü zara, topshop, (ya da mcdonalds gibi) markaların şubeleri var. Londra'ya gelen her türkün burda fotoğrafı var. Benim olmaz mı? :P



Bu da Londra'nın taksilerinden reklam almış olanı :) burda taksiler genelde siyah.


Öyle güzel bir gündü işte :)

3 Şubat 2013 Pazar

Charity Shop





İngiltere'de ki çok güzel bir uygulamadan bahsetmek istiyorum. Burda çok yaygın olan mağazalar zincirleri: charity shop'lar. Bir nevi Türkiye'deki kermesler gibi. Arada büyük farklar var tabi. 

Çeşitli vakıfların uzantıları olan bu mağazalar vakıfların gelir kapılarından biri. İnsanlardan kullanmadıkları ama yıpranmamış kıyafet, ayakkabı, ev eşyası, kitap ve cd gibi şeyleri alıp ütüleyip etiketleyip mağaza raflarında uygun fiyattan satışa sunuyorlar. 



İlk başlarda baya bir yadırgamıştım. Kullanılmamışını almak varken neden insanlar ikinci el ürünleri alsın ki! Ama durum pek de düşündüğüm gibi değilmiş. İngilizcemi geliştirmek için bu mağazalardan birinde gönüllü olarak çalışmaya başlayınca anladım. 

Gencinden yaşlısına orta gelirli birçok insan bu mağazalardan alışveriş yapıyor. Benim çalıştığım şubenin zengince bi kitap bölümü var. 

Kendime iki tane kazak aldım. Çok güzel ve uygun fiyata. Evim içinde küçücük şirin bir tepsi aldım. Tepsinin fiyatı 74 penny (kuruş) :)



Son günlerde blogta yazamamamın nedeni bu meşguliyet :)
Sevgili okuyucular :P

Aklıma gelmişken bir yandan çalışırken bir yandan da düşünüyorum. Biz neden bu tarz bi uygulamayı Türkiye'de başlatmıyoruz. Fakir ülkelerdeki çocuklar için kıyafet vs toplandığını biliyorum. Ama daha fazla organize olunmalı. Mesela kuruma özel poşetler, rozetler, stickerlar hazırlanmalı. Ben başarılı olacağını umuyorum. Umarım bu konuda Tr'de adım atan kişilerden biri olup bi hayra vesile olurum.